Sanatkarımız Sun Zeki Müren’in özel hayatı pek bilinmiyor. Radi Dikici de sevgilisi olup olmadığını, neler yaşadığını bilenlerden biri. Zeki Müren’in ölümsüz aşkı Kürşat Bey’i ve o ilişkinin detaylarını kitabında nasıl anlatıyor, görüyor musunuz? Hepsini sizin için özetledik…
Bu hülyalı gözlerin ardındaki aşk hikayesini hiç duydunuz mu bilmiyoruz. Eğer duymadıysanız Zeki Müren’in gizli aşkı Kürşat Bey’in detaylarına hazır olun…
Radi Dikici, Zeki Müren adlı kitabında o uhrevi aşkı şöyle anlatmıştı:
‘Uzun boyluydu. Açıkçası çok güzeldi. Kız arkadaş bulmakta hiç zorlanmadı. ‘Bir zaafı vardı, Zeki Müren’in sesine aşıktı’
Kürşat Bey, hayran olduğu Müren’in her akşam Cihangir Sauna’ya gittiğini öğrenince hemen saunaya katılır. Bir süre bekledikten sonra beklemekten sıkılan ve saunadan çıkmak üzere olan Zeki Müren içeri girer.
Kürşat Bey hızla tekrar soyunur, Müren’in yanına gider, kendini tanıtır ve hayranlığından dolayı buraya onunla tanışmaya geldiğini söyler.
Ancak Kürşat Bey o kadar yakışıklıdır ki Zeki Müren bu genç subaya görür görmez aşık olur. Ertesi Cumartesi tekrar buluşmak üzere anlaşırlar. Bir sonraki görüşmenin ardından Zeki Müren, tüm ilkelerini çiğneyerek Kürşat Bey’i evine davet eder.
Bu randevular ilişkiye dönüştüğünde özlem ve tutku da beraberinde gelir. Öyle ki Kürşat Bey başka şehirdeki birliğine gittiğinde Zeki Müren bu hasrete dayanamaz ve kız arkadaşıyla birlikte onun peşine düşer. Hatta orada yaşıyor.
Ancak büyük Zeki Müren’in kız arkadaşıyla aynı evde görülmesi büyük bir skandal olurdu. Müren’in arkadaşı Berrin Hanım bu sorunu nasıl çözdüklerini şöyle anlattı:
‘Sonunda çözümü kendisi buldu. Siyah bir kadın çarşafı aldık. Evde ilk defa çarşafı giyip, ‘Ayol benden daha iyi bir kadın olabilir mi?’ diye ayaklarını sürüyerek dolaştığımızda gülmekten yere düştük. Çarşafını giyip arabanın arkasına geçti. Kasabaya girmek için tenha saatleri seçiyorduk ve Zeki Bey’i arka koltuğa oturtup üstünü örtüyorduk. Sonra Kürşat Bey geliyordu.’
Kürşat Bey’in İstanbul’a geleceği günler Zeki Müren için bir başka sorun çünkü beklerken sinir krizi geçirdiği anlatılıyor:
‘Her dakika saatine bakıyor, ‘Bakın henüz gelmedi’ diye düşünerek evin içinde koşuyordu. Acaba ona bir şey mi oldu? Acaba hayatında bir kadın var mı ve beni aldatıyor mu?’ O yıllar benim için de zordu. Bir çok şeyi yönetmekten o kadar yorulmuştum ki. Cumartesi günleri kabus gibiydi. Çünkü Kürşat Bey söz verdiği halde gelmezse onu sahneye çıkarmak çok zordu. Tabii ki yaptı. Ama çıkana kadar annemizden burnumuzdan emdiğimiz sütü dışarı çıkarırdı.’
Bir diğer detay ise Kürşat Bey’in Zeki Müren’den hiç hediye almamış olması, hatta kendisi için dikilen iki takım elbise yüzünden ikili arasında kavga çıkmasıdır.
Ne yazık ki bu tutkulu ilişki 8 yıl sonra sona erdi… Ancak ikili arkadaş kalmaya devam etti. Kürşat Bey’in Zeki Müren üzerindeki otoritesi Müren’in her zaman işine yaramıştır.
‘Kürşat Bey’in, Zeki Bey’in her konserine, meşgul olduğu zamanlarda geldiğini ve kendisine belli etmeden onu izlediğini biliyorum. Zeki Bey’i sözünü sakınmadan eleştirebilecek tek kişi oydu. Zeki Bey ona her zaman büyük saygı gösterirdi. Aslında ondan korkuyordu. Benim dönemimde arkadaş olarak beni defalarca ziyaret ettiğinde, gelmeden önce bana haber verirdi. Zeki Bey’in o dönemde hayatında başka biri olsaydı ki her zaman vardı, Kürşat Bey duymasın diye telefonların fişini çekerdi. Herhangi bir saatte biri ararsa Kürşat Bey eskisi gibi telefona cevap verecek ve ‘Sen kimsin?’ diyecek. sorabilirdi. Bu yüzden geldiğinde telefonlar çalışmıyordu. Sayın Kürşat’ın hayatımızda her türlü ayrıcalığı vardı. Zeki Müren öldüğünde kasasında hiçbir şey bulunamadı. Sadece Kürşat Bey’e yazdığı aşk mektupları. Kürşat Bey, her ihtimale karşı, Zeki Bey’in hayatta iken kendisine yazdığı mektupların hepsini iade etti.”
İşte o veda… 24 Eylül 1996 Salı günü TRT’de yayınlanan program sırasında Zeki Müren rahatsızlanır ve tüm müdahalelere rağmen kurtarılamaz. Morga götürüldüğünde yatağının yanında iki adam bekliyordu.
Kürşat Bey ve oğlu… Kürşat Bey bir hostesle evlenir ve bu evlilikten bir erkek çocuk dünyaya gelir. Uhrevi aşkı için son görevini Müren’in alnından öperek yerine getirmiştir.
Zeki Müren’in “Hiç aşık oldun mu?” Sorusunu yanıtlarken o uhrevi aşkı böyle hatırlıyor…
